Savulun, Kortların En İyileri Geliyor!

Çoğu zaman haksız yere “sosyete eğlencesi” olarak algılanan tenis, aslında her spor dalında olduğu gibi içerisinde tutku barındırıyor. Hız, güç, çeviklik ve teknik gerektiren bu zorlu sporun dünya sıralaması birincileri Novak Djokovic ve Serena Williams, bu kez rakiplerini bir bir devirerek Wimbledon’da şampiyonluğa ulaştı. Tenisin en prestijli Grand Slam turnuvası olan Wimbledon’ın esintileri devam ederken, tenis dünyasının en başarılı raketlerini sizler için bir araya getirdik.

Novak Djokovic

Novak Djokovic

Sırp raket Novak Djokovic, popüler kültürde Federer ve Nadal’ın yanında biraz yavan kalıyor, farkındayız. Federer ve Nadal arasındaki büyük rekabetin içine sonradan dahil olan ve büyük hayran kitlesine sahip bu iki raketi alt etmeye başlayarak kendi hayran kitlesini yaratan Djokovic kariyerine galibiyetlerle devam ediyor. Bu sene Wimbledon finalinde Federer’i yenerek zafere ulaşan Sırp tenisçi, bu şampiyonlukla Grand Slam’lerde toplam 200. galibiyetini de almış oldu. Bugüne kadar 9 Grand Slam şampiyonluğu bulunan Djokovic’e dair ilginç bir anekdot paylaşmadan olmaz: Fiziksel olarak yeteri kadar güçlü olmadığına inanan ünlü raket, 2010 yılında, hazırladığı kamp programı dahilinde aylarca dağlarda yaşayarak fiziksel kapasitesini arttırmıştı.

Serena Williams

Serena Williams

Kadınlar tenisinin gelmiş geçmiş en güçlü raketlerinden ABD’li Serena Williams’ın fiziksel özellikleri itibariyle günümüz turnuvalarında adeta rakibi bulunmuyor. Son yıllarda kadınlar tenisini domine eden ABD’li raket, bu sene Wimbledon finalinde Garbiñe Muguruza’yı yenerek kariyerinin 21. Grand Slam şampiyonluğunu elde etti. Williams’ın, 70’li yılların Avustralyalı raketi Margaret Court’un 24 şampiyonluk rekorunu birkaç yıl içinde kırması işten bile değil. Fiziksel gücüyle ön plana çıkan Williams’a karşı zafer kazanmanın tek yolu, kas gücünden ziyade teknik kapasite ve oyun zekası temeli üzerine kurulmuş bir tenis oynamaktan geçiyor.

Roger Federer

Roger Federer

Kariyeri boyunca 17 Grand Slam şampiyonluğu kazanan İsviçreli Roger Federer, erkekler tenisinde tüm zamanların en çok Grand Slam şampiyonu olma rekorunu elinde bulunduruyor. Tenis oyuncuları ve önemli tenis çevreleri tarafından tarihin gelmiş geçmiş en iyi raketi olarak görülen Federer, konuşmaları ve tavırlarıyla tenisin entellektüel yapısına da çok yakışıyor. Tabii ki Federer’in bu başarısının altında eşi benzeri görülmemiş oyun stili yatıyor. Filede son derece rahat ve etkili oynayan başarılı tenisçi, hızı, parlak tekniği ve etkili vuruşlarıyla kortun tamamına hakim olduğunu kanıtlıyor. Olur da bir gün Federer’i dünya gözüyle izleme şansı bulursanız, son derece estetik oyun stiliyle kortta adeta dans ettiğini düşünebilirsiniz.

Maria Sharapova

Maria Sharapova

Üstün tenis yeteneğiyle olduğu kadar güzelliğiyle de adından sıkça söz ettiren Rus tenisçi Maria Sharapova, henüz 17 yaşındayken yükseldiği Wimbledon finalinde Serena Williams’ı alt ederek kariyerinin ilk Grand Slam zaferini elde etmişti. Avustralya Açık, Fransa Açık, Amerika Açık ve Wimbledon olmak üzere tüm Grand Slam turnuvalarında şampiyonluk tadan Rus raket, aynı zamanda reklam ve sponsorluk gelirleri sayesinde dünyanın en çok kazanan kadın sporcusu unvanına sahip. Tenis çevrelerinde uzun boyunun ve düzgün hatlarının tenisten çok modellik için ideal olduğu konuşulsa da, Sharapova kararlılığı, çalışkanlığı ve bitmek tükenmeyen enerjisiyle tenisin en iyileri arasında yer alıyor.

Rafael Nadal

Rafael Nadal

İspanyol raket Rafael Nadal, 14 Grand Slam şampiyonluğu ile Federer’in hemen arkasından geliyor. Kariyeri boyunca sakatlıklarla mücadele eden Nadal, yine de savaşçı ruhuyla kortlarda rakiplerini bozguna uğratmaya devam ediyor. Toprak zemindeki başarıları nedeniyle “Toprağın Kralı” olarak adlandırılan Nadal, aynı zamanda sıkı bir Real Madrid taraftarı. Gözden kaçıranlar için hemen belirtelim: İspanyol raket, 2010 yılında Shakira’nın Gypsy şarkısının klibinde oyunculuk yeteneğini de sergilemişti.

Simona Halep

Simona Halep

Romen raket Simona Halep, henüz 24 yaşında olmasına rağmen son iki sezondur WTA sıralamasında Williams ve Sharapova’nın ardından 3. sırada konumlanıyor. WTA’da “En Çok Gelişen Oyuncu” olarak seçilen Halep, tenisin altın kızı olarak adlandırılıyor. Romen tenisçi, fiziksel özellikleriyle rakiplerine göre biraz geride kalsa da, hızı, çabukluğu ve agresif geri oyunuyla bu dezavantajın etkisini en aza indirmesini iyi biliyor. Oyun sırasında yaşadığı motivasyon düşüşleriyle basit hatalar yapabilen genç raketin, tecrübe kazanmasıyla birlikte kadınlar tenisinin önemli bir ismine dönüşeceğine şüphe yok.