Kırmızı Halıda Siyahın Gücü

Bu yıl 75’incisi düzenlenen Altın Küre’de ödüller yine göz kamaştıran bir şovla sahiplerini buldu. Hollywood’un en ünlü isimleri kırmızı halıda tüm ihtişamlarıyla yürüdü ama törende bu sefer stil yarışından çok daha fazlası vardı.

Gecede en az kırmızı halı seremonisi kadar dikkat çeken en önemli anlardan biri de Türk asıllı yönetmen Fatih Akın’ın In The Fade isimli filmiyle En İyi Yabancı Film kategorisinde ödül almasıydı. Diane Kruger’ın başrolünde olduğu film, Akademi Ödülleri’nde de aynı kategoride son dokuz aday arasında yer alıyor.

Gecenin kazananlarıysa geçen yıldan çok farklı değildi. This Is Us, The Handmaid’s Tale, Big Little Lies gibi şovlar; Frances McDormand, Saoirse Ronan, Gary Oldman, Ewan McGregor gibi isimler performanslarıyla ödül aldı. Gecenin dikkat çeken filmleriyse Guillermo del Toro’ya En İyi Yönetmen ödülünü kazandıran ve En İyi Film ödülünü alan The Shape of Water ve Saoirse Ronan’ın başrolünü üstlendiği Lady Bird oldu.

Geceye damgasını vuransa ne ödüller ne de dedikodulardı. Konukların Time’s Up diyerek kırmızı halıda siyahlar içinde olmaya karar vermeleriydi. Peki sizce 75. Altın Küre ödüllerinde neden herkes siyah giydi?

Kadın ve erkek rolleri toplumun davranışlarını belirleyen kurallardan olduğundan beri, bu iki cinsiyet arasında haksız bir rekabet olduğunu hepimiz biliyoruz. Hatta rekabet demek bile fazla iyimser. Aynı işi yapan kadın ve erkekler arasındaki ücret eşitsizliğinden, cinsel taciz suçlarına kadar konuşulması gereken o kadar çok konu var ki şimdi başlasak sadece sorunları masaya yatırmamız yıllarımızı alacak gibi. En azından artık kendi aramızda bunu tartışmıyoruz, dünyanın en ünlü ve güçlü kadınları da bu konuyu gündeme getirmeye başladı. Son birkaç yıldır Jennifer Lawrence’ın yazdığı ücret eşitsizliği konulu makaleden Emma Watson’ın He For She kampanyasına kadar birçok konu gündeme geldi. Harvey Weinstein’ın yıllardır karşısına çıkan neredeyse her kadını konumunu kullanarak sistematik biçimde taciz etmesinin gündeme gelmesiyle, bugüne kadar bilip de sesini çıkarmayanlar dahil herkes, bu tacizlere bir son verilmesi gerektiğine karar verdi.

Kırmızı Halı Altın Küre

İşte Altın Küre ödülleri bu atmosferde gerçekleşen ilk büyük organizasyon oldu. Kırmızı halıda her zaman beklediğimiz o muhteşem kıyafetler yine vardı fakat bu sefer hepsi, neredeyse hepsi diyelim, bir amaç için giyilmişti. Kadın ve erkek davetliler, Time’s Up isimli hareketi desteklemek için baştan aşağı siyah giydi. Kıyafetler yine ünlü moda evlerinin elinden çıkmış olmasına rağmen bu sefer trendlere değil, cinsiyet eşitsizliğine ve tacizlere dikkat çekmeye hizmet ediyordu.

Tabii bununla da sınırlı değildi. Meryl Streep, Emma Stone, Susan Sarandon, Michelle Williams ve Emma Watson gibi ünlüler, cinsiyet ve ırkçılık gibi konularda önde gelen aktivistlerle birlikte kırmızı halıda yürüdü. Genelde spot ışıklar altında görülmeyen kişilerle ünlü isimlerin bir arada olması aslında Time’s Up’ın tek bir etkinlikle sınırlı kalmayacağının en büyük göstergesi.